Ölçüm aralığı | HNO3: 0~25,00% |
H2SO4: 0~25,00% \ 92%~100% | |
HCL: 0~20,00% \ 25~40,00)% | |
NaOH: 0~15,00% \ 20~40,00)% | |
Kesinlik | ±2%FS |
Çözünürlük | 0,01% |
Tekrarlanabilirlik | <1% |
Sıcaklık sensörleri | Pt1000 ve |
Sıcaklık telafisi aralığı | 0~100℃ |
Çıktı | 4-20mA, RS485 (isteğe bağlı) |
Alarm rölesi | 2 normalde açık kontak isteğe bağlıdır, AC220V 3A /DC30V 3A |
Güç kaynağı | AC(85~265) V Frekansı (45~65)Hz |
Güç | ≤15W |
Genel boyut | 144 mm×144 mm×104 mm; Delik boyutu: 138 mm×138 mm |
Ağırlık | 0,64 kg |
Koruma seviyesi | IP65 |
Saf suda, moleküllerin küçük bir kısmı ayrışma adı verilen bir işlemle H2O yapısından bir hidrojen kaybeder. Bu nedenle su, az sayıda hidrojen iyonu (H+) ve kalıntı hidroksil iyonları (OH-) içerir.
Su moleküllerinin küçük bir yüzdesinin sürekli oluşumu ve ayrışması arasında bir denge vardır.
Sudaki hidrojen iyonları (OH-), diğer su molekülleriyle birleşerek hidronyum iyonları (H3O+ iyonları) oluşturur. Bunlara daha yaygın ve basit bir şekilde hidrojen iyonları denir. Bu hidroksil ve hidronyum iyonları dengede olduğundan, çözelti ne asidik ne de alkalidir.
Asit, çözeltiye hidrojen iyonu veren maddedir, baz veya alkali ise hidrojen iyonu alan maddedir.
Hidrojen içeren tüm maddeler asidik değildir, çünkü hidrojenin çoğu organik bileşiğin aksine, kolayca salınabilecek bir halde bulunması gerekir. Bu nedenle pH, çözeltiye kaç hidrojen iyonu saldığını göstererek bir asidin gücünü ölçmeye yardımcı olur.
Hidroklorik asit, hidrojen ve klorür iyonları arasındaki iyonik bağın polar olması ve suda kolayca çözünerek çok sayıda hidrojen iyonu oluşturması ve çözeltiyi güçlü bir asidik hale getirmesi nedeniyle güçlü bir asittir. Bu nedenle pH değeri çok düşüktür. Su içindeki bu tür bir ayrışma, enerji kazanımı açısından da oldukça avantajlıdır ve bu nedenle çok kolay gerçekleşir.
Zayıf asitler, bazı organik asitler gibi hidrojeni kolayca vermeyen bileşiklerdir. Örneğin, sirkede bulunan asetik asit, bol miktarda hidrojen içerir, ancak hidrojeni kovalent veya polar olmayan bağlarda tutan bir karboksilik asit grubunda bulunur.
Sonuç olarak, hidrojenlerden yalnızca biri molekülü terk edebilmektedir ve yine de onu bağışlamakla çok fazla stabilite sağlanamamaktadır.
Bir baz veya alkali hidrojen iyonlarını kabul eder ve suya eklendiğinde suyun ayrışmasıyla oluşan hidrojen iyonlarını emer, böylece denge hidroksil iyon konsantrasyonu lehine değişir ve çözeltiyi alkali veya bazik hale getirir.
Yaygın bir baz örneği, sabun yapımında kullanılan sodyum hidroksit veya kostiktir. Bir asit ve bir alkali tam olarak eşit mol konsantrasyonlarında mevcut olduğunda, hidrojen ve hidroksil iyonları birbirleriyle kolayca reaksiyona girerek nötralizasyon adı verilen bir reaksiyonla tuz ve su üretir.